İfade edemediğiniz duygular sizi nasıl hissettiriyor? Bir durum karşısında yaşadığınız sevinç, şaşkınlık veya korkuya hiçbir tepkiniz olmasa ne olurdu? Yaşadığınız bir haksızlığa veremediğiniz bir tepki sizi uykunuzdan edebiliyor, peki ya çıkaramadığınız bir çığlık sizi öldürseydi?

Sessiz Çığlık, şiddetten kendilerini korumaya calisan kadınların ölümüne değil, bu cinayetlere ses çıkarmayan herkesi deneyimsel bir yolculuk aracılığıyla özdeşlik kurmaya davet ediyor. Sessiz Çığlık, yaşam rutininde kanıksanmaya başlanan kadın cinayetlerini, sıradanlaşan üçüncü sayfa haberinden kopararak izleyicisini tam da bu anların merkezine koyuyor. Tüm duyularımızla yaşam, ölümü ve umudu  hissetmemizi sağlayan çalışma, Aslı Atasoy Öner’in üç odaya ayırdığı alanlardaki farklı empati olanaklarını, Mithat Can Öner’in ses enstalasyonu odası ve Öğünç Hatipoğlu’nun kısa filminin olduğu video odası, farklı sanatsal disiplinlerin çapraz karışımında harmanlıyor.

---

1.Oda : Işık Enstelasyonu

YARIM KALMIŞ ELBİSELER

Bizden biri olan kadınlar, sonlandırılmış hayatlar ve bozulan müzik kutusu mu sistem mi? Bu elbiseleri giyen kadınların içlerindeki ışık hiç sönmemeliydi!

---

2.Oda : Işık Enstelasyonu

SES VERİYORLAR DUYUYOR MUSUN ?

Kimdi o kadınlar? Çığlıkları neden duyulmadı? Ya da duymak mı istenmedi ?

---

3.0da : Kısa Film

EV İÇİNDE EV , İÇİ ALEV

Ev içinde ev..alev içinde alev..Bir kız kendi başına ateşe bakar ve hayallere dalar! Kalmalı mı (beklemeli) yoksa gitmeli mi? Sessizce çığlık mı atsa yeri yoksa yüksek sesle susmalı mı?

---

Işığı; sıra dışı yansımalardan güçlü uğultulara ve seslere, anın gerçeklerinden umutlu bir filme doğru sürükleyen Sessiz Çığlık, 1- 4 Eylül 2021 tarihlerinde Theater Haus Berlin Mitte’de kapılarını açacak. İzleyicisini görsel ve işitsel reaksiyonlar eşliğinde, kadın cinayetlerini sorgulatıyor.

İfade edemediğiniz duygular sizi nasıl hissettiriyor? Bir durum karşısında yaşadığınız sevinç, şaşkınlık veya korkuya hiçbir tepkiniz olmasa ne olurdu? Yaşadığınız bir haksızlığa veremediğiniz bir tepki sizi uykunuzdan edebiliyor, peki ya çıkaramadığınız bir çığlık sizi öldürseydi?

Sessiz Çığlık, şiddetten kendilerini korumaya calisan kadınların ölümüne değil, bu cinayetlere ses çıkarmayan herkesi deneyimsel bir yolculuk aracılığıyla özdeşlik kurmaya davet ediyor. Sessiz Çığlık, yaşam rutininde kanıksanmaya başlanan kadın cinayetlerini, sıradanlaşan üçüncü sayfa haberinden kopararak izleyicisini tam da bu anların merkezine koyuyor. Tüm duyularımızla yaşam, ölümü ve umudu  hissetmemizi sağlayan çalışma, Aslı Atasoy Öner’in üç odaya ayırdığı alanlardaki farklı empati olanaklarını, Mithat Can Öner’in ses enstalasyonu odası ve Öğünç Hatipoğlu’nun kısa filminin olduğu video odası, farklı sanatsal disiplinlerin çapraz karışımında harmanlıyor.

---

1.Oda : Işık Enstelasyonu

YARIM KALMIŞ ELBİSELER

Bizden biri olan kadınlar, sonlandırılmış hayatlar ve bozulan müzik kutusu mu sistem mi? Bu elbiseleri giyen kadınların içlerindeki ışık hiç sönmemeliydi!

---

2.Oda : Işık Enstelasyonu

SES VERİYORLAR DUYUYOR MUSUN ?

Kimdi o kadınlar? Çığlıkları neden duyulmadı? Ya da duymak mı istenmedi ?

---

3.0da : Kısa Film

EV İÇİNDE EV , İÇİ ALEV

Ev içinde ev..alev içinde alev..Bir kız kendi başına ateşe bakar ve hayallere dalar! Kalmalı mı (beklemeli) yoksa gitmeli mi? Sessizce çığlık mı atsa yeri yoksa yüksek sesle susmalı mı?

---

Işığı; sıra dışı yansımalardan güçlü uğultulara ve seslere, anın gerçeklerinden umutlu bir filme doğru sürükleyen Sessiz Çığlık, 1- 4 Eylül 2021 tarihlerinde Theater Haus Berlin Mitte’de kapılarını açacak. İzleyicisini görsel ve işitsel reaksiyonlar eşliğinde, kadın cinayetlerini sorgulatıyor.

---

---